0
   


    Teknoloji çağının bize getirdikleri kolaylıklar yadsınamaz . Her işi bizim yerimize yapan ve bizlere zaman kazandıran makinalara sahibiz. Bu makinalara bütün işlerimizi emanet eder olduk. Sadece işimizi değil zamanla eğlencelerimizi de bu teknolojik ürünlerin kontrolüne bıraktık. Zaman geçtikçe çocukluğumuzda yaşadığımız anıları , oyunları unutur olduk. Unutmak bir yana dursun sokağa çıkmaz oldu çocuklarımız. Evinde televizyonun , bilgisayarın , oyun konsollarının başında saatlerce vakit geçiren gelecek bekliyor bizleri. Çocuklarımızın sosyalleştiği kişiler bilgisayar oyunu karakteri , çizgi film kahramanı olucak. Mücadele ruhunu sokakta oyun oynarken değil , bilgisayar başında zombilerle savaşarak kazanacak. Kazanmanın değerini sporcu kartlarında köktüğünde ( kazanmak ) değil , ekrandan çıkan kazandınız yazısında arayacak yeni nesil. Kızlarımız en çok kim ip atlayacak değil , bilgisayar oyunlarındaki bebeği en iyi kim giydirecek onun yarışına tutuşacaklar.
    
    90' larda çocuk olmak uyanır uyanmaz sokağa koştuğumuz , akşam ezanıyla birlikte eve döndüğümüz belli başlı kuralları olan memurluk gibiydi bizler için. Bu memurluk monotonluğa düşürmezdi hiçbir zaman. Yapacak o kadar işimiz vardı ki hepsi birbirinden eğlenceli.( Tasolar , sporcu kartları , misket , sek sek...) Yaşadığımız o eğlenceli günleri çocuklarımız yaşar mı bilinmez ama biz sokakta oyun oynayan son nesil olarak o günlere özlemle bakıyoruz.

Yorum Gönder Blogger

 
Top