0

  Birçok siyasetçi halkın ilgisini çekebilmek, iktidara gelebilmek için bir çok vaatte bulunmuştur. Cem Uzan’ın ‘'Vallahi Mazot 1 Lira olacak'’ diye ettiği yemin  ve ya Süleyman Demirel’in ekonomiyi 500 günde düzlüğe çıkarma sözü, kurmayı   Tansu Çiller’in  ‘Her Aileye 2 Anahtar’ vaadi sonra   Devlet Bahçeli ise 1999 seçimlerinde "Apo’yu idam edeceğiz " vaadi  ya da daha en güncel olan Ak Partinin 2023'e kadar yerli uçak sözü, Toki’ye 500 bin konut sözü daha 2023’e çok olsalar da bu vaatler de diğer  başa gelenlerin vaatleri gibi havada kalacağa  benziyor. Belki yaşım gereği bir çok vaatleri göremedim. Ama lise öğretmenimin Tansu Çiller’e hakkı helal etmeyişi beni kandırdı demesi gibi tepkileri o zamanın insanlarından duyabiliyorum.

 Seçildikten sonra kendi çıkarlarına ters düşen vaatler verdiklerini anlayan iktidar sahipleri  halk tarafından seçildikten sonra bu vaatlerinden vazgeçip sözlerinde durmazlar. Çünkü seçilmeleri için gereken oyu aldıktan sonra yapmaları için bir neden kalmaz amaçlarına ulaşırlar. Yapmaları konusunda vaat ettikleri sözler sözde kalır, yapması gereken şartlar artık değişmiş gerek duyulmaz bir konu olmuştur onlar için.
 Kazım Gülençyüz’ün  YENİ ASYA Gazetesi'nde Tutulmayan Sözler yazısındaki ‘Keza, 3 Kasım gecesi sonuçlar belli olduktan sonra Erdoğan’ın kameralar önünde yaptığı açıklamada, “2003 Mart’ında ki yerel seçimlere kadar partiler ve seçim kanunlarını değiştireceğiz” sözü vermiş olduğu da kayıtlarda mevcut.
Fakat o konuda da hiçbir ilerleme olmadı.
Dahası, meselâ seçim barajıyla ilgili olarak Avrupa’dan gelen eleştirilere Erdoğan, “O konunun demokrasiyle ilgisi yok. Zaten size soracak da değiliz” gibisinden cevaplar yetiştiriyor.’ sözü ile de verilen sözlerin tutulmadığı görülüyor.

Yorum Gönder Blogger

 
Top